Mikroiktisat Nedir ?

Mikroiktisat, bireylerin, firmaların ve diğer ekonomik birimlerin kararlarını ve bu kararların piyasalar üzerindeki etkilerini inceleyen ekonomi dalıdır. Mikroiktisat, kaynakların sınırlı olduğu bir dünyada, bu kaynakların nasıl tahsis edildiğini anlamaya çalışır. Tüketicilerin ihtiyaç ve isteklerini karşılarken nasıl tercih yaptıkları, firmaların ne kadar üretim yapacaklarına ve hangi fiyatlardan satacaklarına nasıl karar verdikleri gibi soruları ele alır. Mikroekonomi, arz ve talep yasalarının nasıl çalıştığını, fiyatların nasıl belirlendiğini ve piyasaların dengeye nasıl ulaştığını analiz eder. Aynı zamanda tüketici ve üretici dengesini, piyasa yapıları ve rekabetçi piyasalarda firmaların nasıl stratejiler geliştirdiğini inceler. Tekil tüketiciler ve firmalar arasındaki etkileşimler, mikroekonominin temel analiz birimlerini oluşturur. Ayrıca, piyasa başarısızlıkları, dışsallıklar, kamusal mallar ve devlet müdahalesi gibi konular da mikroekonominin kapsamındadır. Mikroekonomi, ekonomik birimlerin rasyonel karar alma süreçlerini inceleyerek, bireylerin ve firmaların refahını maksimize etme yollarını araştırır. Bu dal, bireylerin sınırsız ihtiyaçları ve sınırlı kaynaklar arasında nasıl bir denge kurduğunu analiz eder ve genel ekonomik refahın nasıl sağlanabileceğini gösterir.

Ünlü İktisatçıların Mikroiktisat Tanımları

1. Alfred Marshall: Marshall, mikroekonomiyi “insan refahının incelenmesi” olarak görür. Ona göre, mikroekonomi, bireylerin ve firmaların ekonomik davranışlarını inceleyerek toplumsal refahı artırmanın yollarını bulmaya çalışır. Özellikle fiyatların ve çıktıların nasıl belirlendiği ile ilgilenir. Talep ve arz kavramları, Marshall’ın çalışmalarının merkezindedir ve bu iki unsurun etkileşimi mikroekonominin ana inceleme alanıdır. Talep eğrisi, tüketici tercihlerine dayalıdır ve arz eğrisi ise üretim maliyetlerine göre şekillenir. Marshall, bu dengeyi inceleyerek, piyasa fiyatlarının ve üretim miktarlarının nasıl oluştuğunu analiz eder.

2. Paul Samuelson: Samuelson, mikroekonomiyi sınırlı kaynakların nasıl tahsis edileceğine yönelik bilimsel bir disiplin olarak tanımlar. Ona göre mikroekonomi, kaynakların etkin ve adil bir şekilde dağıtılmasını sağlamak için en iyi yolları arar. Samuelson, fayda maksimizasyonu ve marjinal analiz kavramları ile bireylerin ve firmaların karar alma süreçlerini analiz eder. Bu analiz, bireylerin faydalarını en üst düzeye çıkarmalarını ve firmaların karlarını maksimize etmelerini sağlayan ekonomik bir çerçeve sunar. Samuelson’un katkıları, mikroekonominin teorik temelinin şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır.

3. Adam Smith: Adam Smith, bireylerin kendi çıkarlarını maksimize etme çabalarının toplumun genel refahını artıracağını savunur. “Görünmez el” kavramı ile bilinen Smith, piyasa ekonomisinin doğal bir düzeni olduğunu ve bireylerin bireysel çıkarlarının, piyasa güçleri sayesinde topluma fayda sağlayacağını belirtir. Mikroekonomiyi, bireylerin ve firmaların serbest piyasa içerisinde nasıl davrandıklarını ve bu davranışların toplumun genel refahını nasıl etkilediğini anlamaya yönelik bir alan olarak görür. Piyasa ekonomisinin rekabetçi yapısı, Smith’in çalışmalarında büyük önem taşır.

4. Milton Friedman: Friedman, mikroekonominin bireylerin ve firmaların piyasa koşullarına nasıl tepki verdiğini ve bu tepkilerin fiyatlar ve üretim miktarları üzerindeki etkilerini incelediğini belirtir. Serbest piyasa ekonomisinin savunucusu olan Friedman, hükümet müdahalelerinin piyasa işleyişini bozduğunu ve bireylerin en iyi kararları kendilerinin verebileceğini savunur. Ona göre mikroekonomi, piyasa dengelerinin doğal yollarla sağlanabileceğini ve fiyat mekanizmasının en etkin kaynak tahsis yöntemini sunduğunu gösterir.

5. Leon Walras: Walras, genel denge teorisi ile mikroekonominin tüm piyasalar arasındaki etkileşimi analiz etmesi gerektiğini savunur. Walras’a göre, tüm piyasalar birbirine bağlıdır ve bir piyasadaki değişiklikler diğer piyasaları da etkiler. Mikroekonomi, bu genel dengeyi nasıl sağlandığını anlamaya çalışarak, ekonominin tamamının nasıl işlediğini açıklamayı hedefler. Walras’ın katkıları, piyasa dengelerinin ve fiyatların nasıl oluştuğuna dair kapsamlı bir çerçeve sunmuştur.